ZAMANIN EN BÜYÜK YOLCU GEMİSİ TİTANİK ve BİR MİRAS DAVASI
10.Nisan.1912 Tarihinde İngiltere’nin Southampton
Limanı’ndan Nev York City’e gitmek üzere 2223 yolcusuyla hareket eden, gününün
en büyük ve en lüks buharlı gemisi olan R.M.S.Titanic, 4 günlük yolculuğunun
ardından 14.Nisan.1912 günü yerel saatle 23.39 da, Kuzey Atlantik’de Founland
ve Labrador yakınlarında seyrederken büyük bir buzdağına çarptıktan sonra 3
saat gibi bir zaman içinde su yüzeyinde kalmış ve 15.Nisan.1912 günü saat 02.20
civarında tamamen sulara gömülmüştü.
Kayıtlara
göre kazada 1514 kişi okyanusun derin sularında yok olurken, sadece 710 kişi
kurtarılmıştı.
Sonu felaketle bitecek olan bu güzel yolculuğa çıkanlardan
biriside Kanada / Quebec / Roslyn Avenue’ de yaşayan Allison ailesidir ve İngiltere seyahati dönüşünü zamanın muhteşem
yolcu gemisi Titanik ile yapmaya karar verirler, böyle bir gemiyle seyahat
ettikleri içinde çok sevinçlidir vede çok mutludurlar.
İki çocukları ve iki de bayan yardımcıları ile yola çıkan
Allison ailesinden :

Bayan Allison : Bessie Waldo Allison ( 25 Yaşında, Ev hanımı, öldü, cesedi
bulunamadı)
bulunamadı.
Çocukları : Hudson
Trevor Allison (Erkek) (11 Aylık, Sağ kurtuldu ama 18 yaşında öldü, Ptomaine zehirlenmesi.

Hizmetçileri : Sarah Rebecca Daniels ( 36 Yaşında, Allison
ailesinin hizmetçisi, kurtarıldı)
Kaza sonrası bu kadar detaylı olmasada, Titanik’in bağlı
bulunduğu şirket ölenlerin ve kurtulanların listesini yayınlar, listeler
haftalarca hatta aylarca yazılı basın tarafından yayınlanır, tabiatıyle ilgi
gösterenlerde, okuyucularıda oldukça fazladır.
Bunlardan biriside Kanada / Ontario /Windsor kentinde ikamet
eden Lawrence Kramer isminde 31 yaşında hemşirelikten ayrılma bir kadındır ve
Allison ailesinin facia sonrası durumu dikkatini çeker. Allison ailesinin mali
durumu çok iyi durumdadır ve ailenin kurtulan son evladı Trevor Allison’da genç
yaşta vefat edince ortada kalan mirasa sahip olmak, dünyanın en güzel
nimetlerine sahip olmaktan farksızdır Kramer’e göre ve en kısa zamanda harekete
geçmesi gerekmektedir.
Faciada ölen ve cesedi bulunamayan, Allison ailesinin 3
yaşındaki kızları Helen Loraine Allison ile aynı yaştadır, onun yerine geçmek
çok kolay olacaktır, basınında ilgisini çekerse amacına erişmesi işten bile
değildir.
Bu arada James Hyde adlı bir kişi, tesadüfmüdür bilinmez
ortaya çıkar ve ilginç bir iddiada bulunur, Hyde iddiasında Helen Loraine
Allison ölmemiştir ve kendisi tarafından başka filikaya alınarak
kurtarılmıştır, kız İngiltere’de hemşirelik
okumuştur ve Hyde bu yetim çocuğada hamilik yapmış onu koruması altına
almıştır.
Hyde bununlada kalmamış sözde Loraine Allison hakkında hazırladığı
mizanseni kaleme almış detaylı olarak bir mektupla ABD araştırma komisyonu na
göndermiştir.
Tüm bu doneleri kaynak gösteren Kramer, ortaya attığı yalana
neredeyse kendiside inanır ve Chicago Tribune gazetesine 5.Eylül.1940 tarihinde
giderek röportaj yapmak istediğini söyler ve Loraine Allison’un aslında
ölmediğini, kendisinin Allison olduğunu öğrendiğini, Hyde’nin uydurmalarına
kendiside birtakım eklemeler yaparak anlatır ve bu röportaj yayınlanır.
Kramer’in planı güzel işlemektedir ve gerçek Loraine Allison
hakkındaki doğum belgeleri dahil tüm bilgileri elde etmek için bir avukat tutar,
avukat gerekli girişimlerde bulunurken Kramer boş durmaz ve Allison ailesiyle
tanışır, aile acaba düşüncesiyle Kramer’e yakınlık gösterir çünkü Loraine’nin
cesedi bulunamamıştır. Kramer onlara elinde çok önemli belgeler olduğunu,
ileride bu belgeleri aileye teslim edeceğini bildirir ve ben sizin ailenizdenim
der.
Hernekadar Allison ailesi acabalarla yaklaşmış olsada,
içlerindeki şüphe hiç eksilmemiştir ve devamlı karşı tezde sorular yöneltir
Kramer’e. Bu arada araştırma yapan avukat aniden rahatsızlanır ve vefat eder,
tabiatıyle Kramer’in güvendiği belgelerde artık gelmeyecektir. Allison ailesi
sorar Kramer’e belgeler nerdeyse getirin görelim der, buna karşılık Kramer yine
bir yalan atar, belgeler evimde çıkan yangın sonucunda yok oldu der.
Kramer’in yalanı yavaş yavaş ortaya çıkar, Hyde adlı bir
kişinin, hiçbir filikada sağ olarak kurtarılmadığı, ölüler arasında da böyle
bir ismin geçmediği tesbit edilir, basında olaya el atar ve 1940 ların önemli
sansasyon haberi ile iddia masalı son bulmuştur der olay kapatılır.
Aradan yıllar geçer Kramer’ir torunu olduğunu iddia eden bir
kişi, elinde bir valiz dolusu belge mevcut, büyük annem gerçek Loraine
Allison’dur diye ortaya çıkar ve iddiasını kanıtlayacağını söyler, çünkü ortada
büyük bir miras vardır ve tamamıda tek çocukları olan Loraine’ye kalacaktır ama
Allison ailesi artık böyle sansasyon haber ve iddialara pek inanmamaktadır ve
itiraz eder, böyle bir şey olamaz der.
Kramer’in torunu olduğunu iddia eden kişiye, mademki Kramer
gerçek Loraine’dir ozaman DNA testi yaptıralım gerçek ortaya çıksın der (DNA
test uygulamaları 1990 larda yaygınlaşmıştır) ve DNA için gerekli numuneler
gönderilir, yapılan test sonucunda “ Loraine Allison Kimlik Projesi” negatif
çıkar, dolayısıyle de Lawrence Kramer’in Allison ailesinden olmadığı
kanıtlanır.
Böylece 1940 lardaki bir miras fırsatçılık isteği yıllar
sonra bilim sayesinde yok olur gider.
Çağdaş olmak için, yada çağdaş ülkeler seviyesine ulaşmak için illaki ekonomi gelişsin, öyle diye bir şart yok. İşte örnek : Arjantin
Kendine has Finlandiya'nın dünyaca tanınmış Fin Hamamları yeni Fin Saunaları.
Titanik battı yıllar geçti ama, arkasındaki oyunlar bir türlü geçmiyor,
İyilikler paylaşınca büyürmüş.
Köpeklere kızak olurda onlara neden araba olmasın.
Fransa'da kaderine terk edilmiş 8 asırlık bir şatonun hikayesi.
Follow @AlpWebSite .....Bizi Takip Edin
Tweetle
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder