CHP ve MHP Birlikte Elele.

ÇÖZÜM SÜRECİNDE, "YOKTUR BİRBİRİMİZDEN FARKIMIZ" GERÇEĞİ ORTAYA ÇIKTI.

Kemal Kılıçdaroğlu CHP Genel Başkanlığına seçildiği zaman tüm CHP seçmenleri gibi ben ve arkadaşlarımda bayağı umutlanmıştık, ilk seçimde olmasada ikinci seçimde iktidar yolunun açılacağını düşünmüş ve sevincimizi paylaşmıştık.

Seçime az zaman kalmıştı çünkü, gerekli değişimlerin yapılmasıda zordu, Kemal Bey’in yurt çapında tanınmasıda. Buna rağmen CHP %26lık bir oy ile ana muhalefet parti unvanını korudu.

Her ne kadar seçim arifesinde İl ve ilçe örgütlerindeki arkadaşlarımız iktidara gidiyoruz diye sevinç çığlıkları atmış iselerde, seçim sonunda bir iki puanlık artışı başarı saymışlardı.

İlçe yönetiminde görev yapmış birkaç arkadaş ile başka mekanlardaki kendilerini CHP ne adamış arkadaşlarımla yaptığımız söyleyişlerde, onlara hep şu gerçeği söylemiştim “ Arkadaşlar, biraz gerçekçi olalım, henüz gerekli değişimlere adım atmamış bir CHP nin alacağı oy, Türkiye’de standart CHP oy potansiyeli olan %25 dolaylarındadır, %30 oy alırsa bunu çok büyük başarı sayarım”

Buna yanıt ise “Yapma abi bütün umutlarımızı kırıyosun, iktidara geleceğiz” şeklindeydi ve ne yazıkki oy oranı %26 da takıldı kaldı, zaten bu oranda söylediğim gibi CHP nin gerçek oy oranıydı.

Kemal Bey’in Genel Başkanlığı Mayıs-2013 de 3 yılını dolduruyor ve önümüzde Türkiye’nin kaderini tayin edecek 3 seçim var, varda bu kadere yön vermesini istediğimiz CHP nde ne gibi köklü değişimler var?

Bu soruya yanıt çok basit hiçbir şey yok, eski hamam eski tas. 1950 Yılından buyana tek başına iktidara gelemiyen CHP nin, bundan sonrada 80 yıllık ekonomik ve politik bir parti programı ile iktidara gelmesi hayal bile edilemez. 

Son bir fırsat olan PKK konusunda dahi neredeyse MHP ile birlikte milliyetçi oyları almak için gayret gösteren bir parti görünümden çıkamayan CHP, bırakın çıkmayı üstüne üstlük, ülkede PKK konusundaki barış süreci hakkında “CHP tabanının yüzde 65 i barış sürecini destekliyor” diyen Genel Başkan Yardımcısı Gülseren Onanç’ı istifaya zorlamış, istifa ettikten sonrada bir yiğit çıkıp neden istifa ediyosun, haklısın diyememiştir.

Diyeceksinizki haklı olarak, Gülseren Hanımı o makama getiren Genel başkan sessiz kalırsa kime söz söylemek düşer.

Sanırım Kemal Bey’de iki puan düştük, iki puan yükseldik sevdasına katıldı, bırakın iktidarı, ana muhalefet partisi unvanını korumak için çareler aramaya başladı. Bunu belki kendi isteğiyle beklide başkanlıktan düşürülürüm korkusuyla kabul etmiştir Kemal Bey bilemiyorum ama, her iki seçenek şunu gösteriyorki CHP iflasın eşiğindedir ve bitmiştir artık. 

Hiç ihtimal vermiyorum ama, insanın içinden de geçmiyor değil doğrusu. Acaba diyorum koltuk çokmu tatlı geldi, şakşaklar, korumalar son model mercedes arabalar (Gerçi Baykal’dan kalan 06 CHP 01 plakalı lüks Mercedes parka çekildi, kullanılmıyor ama) cazipmi geliyor bilemiyorum.

Bildiğim tek bir şey var oda, değişim yanlısı olduğunu düşündüğümüz Kemal Bey’in, dirayetini kullanarak statikocuları kenara çekip, Gülseren Hanım gibi değişimcilere kol kanat germesidir.

Diğer taraftan Sezgin Tanrıkulu’na CİA ajanısın diyen ve bu suçlamayı yaparken, CHP nin tüzük, program ve değişmeyen ilkelerinden cesaret alan Dilek Akagün Yılmaz'ı disiplin kuruluna sevkedeceğine, parti tüzüğünde ve programında gerekli değişimleri yapması, yaptırması, bunlara  gücünün yetmiyeceğini düşünüyor ise derhal istifa etmesidir.

Aksi takdirde ben ve benim gibi yılların CHP li seçmenleri, üzülerek söyliyeyimki sizlere oy vermiyecektir.

Şunuda unutmayın, sizleri orada tutan, her partide olduğu gibi miting meydanlarında arabalarla taşınıp, liderin öksürmesine dahi şakşak tutan fanatik partililer değil, ülkenin geleceğine bakarak oyunu kullanan binlerce öz CHP lilerdir.

DİP NOT : Sn. AKP Genel Başkanı ve Başbakan Tayyip Erdoğan Bey’e gelince :

Ülke için takdire şayan yatırımlarınızı ve yaptıklarınızı görüyoruz, tabi bize göre hatalarınızıda. Yiğidi öldür ama hakkını yeme der atalarımız.

İktidara gelmeyi aklının kenarından dahi geçirmeyip, ana muhalefet partisi seviyesinde tutunmayı kendisine ilke edinen, bir iki puanla zaman kaybeden bir muhalefet partisi olduktan sonra sizlerin sırtı yere gelmez alimallah.

Ancak bu rahatlığa güvenip rehavete kapılmayın derim, yaptıklarınız okadar tavan yapsınki hatalarınızı örtsün ve tarih sizi takdir etsin.

Diğer taraftan az çok mürekkep yalamış herkes Arapları çok iyi tanır, ilişkilerimizde biz onlara değil bırakın onlar bize benzesin.

14 üncü Yüzyılda Osmanlı İmparatorluğuna geçiş döneminden 20 nci yüzyılda yıkılıncaya kadar 600 yıllık bir dönem içerisinde, ümmetçilik felsefesiyle dünyaya hükmetmeye kalkan Osmanlı Hanedanları sayesinde etkisi altında kaldığımız Arap kültür emperylizminin baskısı yeterlidir sanırım.

Bu arada Osmanlı hayranı Sn. Dışişleri Bakanımız Ahmet Davutoğlu’nun, zaman bulursa aşağıdaki üç resme bakarak biraz beyin jimnastiği yapmasını istiyorum.

Osmanlı Devletinin ilk kuruluşu otaklar ve çadırkentler döneminden İmparatorluğa geçiş ve yükselme devrindeki muhteşem saraylar manzumesi ile yıkılış tarihine kadar geçen zaman dilimi içerisinde Anadolu Türk Halkı’nın tek ve en önemli üretim aracı kara sabanın gelişim sürecidir bu üç resim.

BENZER KONULAR :
Kemal Kılıçdaroğlu Profil
CHP ve Kılıçdaroğlu
CHP ve İktidar
CHP Kurultayından Beklenenler
CHP nde Ne Değişti.
CHP nin Başarısızlığı (Yorumlar)
CHP , 6 Ok ve Kapitalizm.
Herkes için CHP
CHP ile MHP Birlikte Elele
CHP nde Belirsizlik ve Karmaşa
Türkiye'de Ana Muhalefet Partisi varmı, var ama yok gibi.
Yılların CHP neden iktidara gelemiyor, nerede bunun sırrı acaba
Oyumu nerede kullanacağım, Oy sandığım nerede?

ETİKETLER : KEMAL KILIÇDAROĞLU - CHP - KARASABAN - DAVUTOĞLU - ERDOĞAN - AKGÜN YILMAZ - SEZGİN TANRIKULU - GÜLSEREN ONANÇ

Tweetle

Bizi Takip Edin