SURİYE’de GAZETECİ MUHAMMED’in Öldürülmesi ve Düşündürdükleri.

Suriye’nin Dera kentinde El-Cezire Televizyonu adına çalışan diye belirtilmiş isede, aslında başını El-Kaide militanlarının çektiği sözde Suriye Özgürlük Ordusu! adına çalıştığı belli olan ve birisinin ayağı taşa takılıp düşse, Esat yaptı diye dünyaya haberler ileten Suriye’li muhabir Muhammed-el Hourani, Esad’ın keskin nişancıları tarafından vurularak öldürüldü.

Caddeyi ilk geçecek olan militan, arkadaşlarına “Keskin nişancılara dikkat edelim” diye uyarıda bulunuyor ve koşarak caddeyi geçiyor. Videodan izliyoruz, militan geçerken ateş eden yok, ardından muhabir koşmaya başlıyor ve anında da ateş ve üç kurşunla yere düşüyor, onun arkasından bir militan daha koşuyor yine ateş yok, sonrasında kaç kişi yardıma gidiyor bilmiyoruz ama hiç ateş eden yok.
Ne tesadüftür ki muhabire ateş eden keskin nişancı, diğerlerini es geçiyor, kurşunumu bitti dersiniz yoksa militanlarla arkadaşmı?
Alıştık artık böyle, muhaliflerin yaydığı yalan dolan haberlere vede usandık, bıktırdılar açıkçası. El kaidenin gözü kanlı militanları camiyi havaya uçurur, haber Esad ın uçakları, bakmışsınız bir grup insan içinde bomba patlatır, Esad bombaladı, saymakla bitmez.

Bir gün olsun çapulcular ordusunun olumsuz davranış yada hareketlerini içeren haberlere rastlamadık nedense. Meğer ne disiplinli bir orduymuş, yarısını paralı teröristlerin oluşturduğu bu saldırganlar örgütü, öğrenmiş olduk ülkemizin gözde tarafsız medyasından doğrusu.
Onlarada istemeden de olsa hak vermek gerek bence, bir Osmanlı geleneği sürüp gider, büyüklerimiz, ulu hakanımız ne eylerse doğru eyler cinsinden.

Ancak iktidarların bu kadar abartılı desteklenmesi yada her söylediğine harfiyen uyulmasının arkasında bir şeyler arıyor insan.

Diğer konu ise adeta sır küpü. Adı kendisine münhasır bir kasa, öyle bir kasa ki içinde hiç para eksik olmaz, biterse doldurulur, nasıl ve nerelere harcandığı, kimlere verildiği ne kadar ödeme yapıldığı sorulamaz, açıklanamaz yani ismi gibi kapalı bir kutu, meşhur Örtülü Ödenek.
Rahmetli Menderes’in açıklamalarını dinledikten sonra öğrendik, en azından ben öğrendim.
Nice isim yapmış yazarlar, çizerler vede gazeteciler o devirde, muhalefetin muhalefeti olmak şartıyla, bir mektup, telefon yada aracıların yardımıyla milyonluk ulufeleri ceplerine indirmişler.
Nice isim yapmış yazarlar, çizerler vede gazeteciler o devirde, muhalefetin muhalefeti olmak şartıyla, bir mektup, telefon yada aracıların yardımıyla milyonluk ulufeleri ceplerine indirmişler.
Efendim ne demiş atalarımız “Devletin malı deniz yemeyen…..” gerisini siz getirin.
Aklıma gelmişken bu arada, alnının teriyle, elinin emeğiyle kazanıp verdiğ paranın nereye gittiğinden habersiz halkımız ne yapar, çok basit :


Bol bol şak şak yapar,kuzu kuzu oyunu verir çekilir kenara, varsa yoksa öbür dünya, cennet-i mekan rüyası. Kaderci vede tevekkül sahibi halkımız için bu dünya deneme dünyasıdır , önemli olan öbür dünya der ve ölünceye kadar uğraşır, didinir öbür dünya için.
Bu dünya nimetleri için uğraşanlar akıllarını kullanamayanlardır der hep ama, nedense bu akıllarını kullanamayanları yine kendisi seçer başına getirir.
SON BİR NOT : Sevgili izleyiciler, siz siz olun, dernekmi kurarsınız, şirketmi açarsınız yada yeni bir çocuğunuzmu doğar, zinhar ismini “Çağdaş” koymayın. Yoksa bir gün gelir sabahın beşinde kapınız çalınır. Büyük İnsan Türkan Saylan’ın başına gelenleri unutmayın.
Sevgiyle kalın.
GAZETECİNİN ÖLÜME KOŞMA ANI VİDEO.
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder