Ne Ararsın Tanrı İle Aramda
Ne ararsın Tanrı ile aramda
Sen kimsin ki orucumu sorarsin?
Hakikaten gözün yoksa haramda
Başı açiga neden türban sorarsın?
Rakı, şarap içiyorsam sana ne
Yoksa sana bir zararı, içerim
Ikimiz de gelsek kıldan köprüye
Ben dürüstsem sarhoşken de geçerim.
Esir iken mümkün müdür ibadet
Yatıp kalkıp Atatürk'e dua et...
Senin gibi dürzülerin yüzünden
Dininden de soğuyacak bu millet.
İşgaldeki hali sakın unutma
Atatürk'e dil uzatma sebepsiz
Sen anandan yine çıkardın amma
Baban kimdi bilemezdin şerefsiz.
Neyzen Tevfik
FELEK
Yamansın her zaman aldattın beni,
Kâh düşürdün kâhı kaldırdın felek!
Mecnun'sun diyerek Leylâ peşinden,
Issız vâdilere saldırdın felek!
Rehbersin dedin ben ise kördüm,
Elimle başıma çok çorap ördüm.
Kendimi bıraktım âlemi gördüm,
Hesapsız günahlar aldırdın felek!
Şifadır dedin zehir tatdırdın,
Gençliğin okunu boşa attırdın,
Körlerin yurdunda ayna sattırdın,
Çıkmaz sokaklara daldırdın felek!
Barışmadi gönlüm merd ile zenle,
Ne bir iş bilenle, ne boş gezenle
Hicran köşesinde bozuk düzenle,
Neyzen'e her telden çaldıdın felek!
Neyzen Tevfik
Anladınmı
Hicran destanini kendinden oku,
Mecnun'dan duyup da rivayet etme.
Askin Leyla'sini gördünse söyle.
Söz temsili bulup hikayet etme.
Yüz bin Leyla dogar alemde her gün,
Senin aradigin zevk, sefa dügün.
Tutacagin isi önceden düsün;
Daha ilk adimda nedamet etme.
Sevdanin oduna pek güvenilmez,
Tutusursan eger kolay sönülmez.
Bu yolun hükmüdür geri dönülmez,
Canina kiymazsan seyahat etme.
Iyi bak kabina, olmasin delik,
Bosuna tasirsin ,gider gündelik.
Aninda olmali, ettigin iyilik,
Alem duysun diye, inayet etme.
Kabe'den maksadin varmaktir yara,
Kör gibi tapinma, kara duvara,
Hizir'i ararsan kendinde ara,
Bulamadim gibi rezalet etme.
Muhabbet herkesin aklini çelmez,
Gönül viranesi kolay düzelmez.
Alemden çekinme bir zarar gelmez,
Sen kendi kendine hiyanet etme.
Sen satir gönlüne hicran dolmasin,
Gençligin gülseni gamla solmasin.
Neyzen gibi aklin yarda olmasin,
Özründen çok büyük kabahat etme.
Neyzen TevfikAnladınmı
Hicran destanini kendinden oku,
Mecnun'dan duyup da rivayet etme.
Askin Leyla'sini gördünse söyle.
Söz temsili bulup hikayet etme.
Yüz bin Leyla dogar alemde her gün,
Senin aradigin zevk, sefa dügün.
Tutacagin isi önceden düsün;
Daha ilk adimda nedamet etme.
Sevdanin oduna pek güvenilmez,
Tutusursan eger kolay sönülmez.
Bu yolun hükmüdür geri dönülmez,
Canina kiymazsan seyahat etme.
Iyi bak kabina, olmasin delik,
Bosuna tasirsin ,gider gündelik.
Aninda olmali, ettigin iyilik,
Alem duysun diye, inayet etme.
Kabe'den maksadin varmaktir yara,
Kör gibi tapinma, kara duvara,
Hizir'i ararsan kendinde ara,
Bulamadim gibi rezalet etme.
Muhabbet herkesin aklini çelmez,
Gönül viranesi kolay düzelmez.
Alemden çekinme bir zarar gelmez,
Sen kendi kendine hiyanet etme.
Sen satir gönlüne hicran dolmasin,
Gençligin gülseni gamla solmasin.
Neyzen gibi aklin yarda olmasin,
Özründen çok büyük kabahat etme.
Ve Derki Neyzen
Hicran kucağında tuttuğun sırdaş,
Çağlamış, bulanmış, durulmuş olsun,
Sözüne, sazına güven de yanaş,
Kulağı ezelden burulmuş olsun.
Boş kafa gezdiren seyyahlar gibi
Keşkülünün delik çıkmasın dibi,
Arifden anlasın seçsin garibi,
Hakikat yolunda yorulmuş olsun.
Taban tepmiş olan gam kervanında,
Dostunu konuklar tatlı canında,
Koçlar gibi duran pir meydanında,
Aslanlar yurdunda kurulmuş olsun.
Gel dese de bakma nakes aşına,
Bir fırsat arar da kakar başına,
Dostun namert dehrin mihenk taşına,
Felaket pazarın da vurulmuş olsun.
Duysun aşkın elindeki rebabı,
Okusun alnında çille kitabı,
Neyzen gibi günahının hesabı ,
Mezara girmeden sorulmuş olsun.
Çağlamış, bulanmış, durulmuş olsun,
Sözüne, sazına güven de yanaş,
Kulağı ezelden burulmuş olsun.
Boş kafa gezdiren seyyahlar gibi
Keşkülünün delik çıkmasın dibi,
Arifden anlasın seçsin garibi,
Hakikat yolunda yorulmuş olsun.
Taban tepmiş olan gam kervanında,
Dostunu konuklar tatlı canında,
Koçlar gibi duran pir meydanında,
Aslanlar yurdunda kurulmuş olsun.
Gel dese de bakma nakes aşına,
Bir fırsat arar da kakar başına,
Dostun namert dehrin mihenk taşına,
Felaket pazarın da vurulmuş olsun.
Duysun aşkın elindeki rebabı,
Okusun alnında çille kitabı,
Neyzen gibi günahının hesabı ,
Mezara girmeden sorulmuş olsun.
DÖRTLÜKLERİ
Kime sordumsa seni, doğru cevap vermediler;
Kimi hırsız, kimi alçak, kimi deyyus! dediler...
Künyeni almak için, partiye ettim telefon,
"Bizdeki kayda göre, şimdi o meb'us!" dediler...
Kimi hırsız, kimi alçak, kimi deyyus! dediler...
Künyeni almak için, partiye ettim telefon,
"Bizdeki kayda göre, şimdi o meb'us!" dediler...
Kim demiştir kanun alınmıştır ayak altına,
Böyle bir halin vukuunda hamiyyet çiğnenir.
Devleti yolsuz görenler halt eder bir beldede,
Kaldırım olmazsa kanun-ı hükûmet çiğnenir.
Böyle bir halin vukuunda hamiyyet çiğnenir.
Devleti yolsuz görenler halt eder bir beldede,
Kaldırım olmazsa kanun-ı hükûmet çiğnenir.
Felsefemdir kitab-ı imânım,
Taparım kendi rûhumun sesine.
Secde eyler hâkikatim her ân,
Kalbimin âteş-i mukaddesine.
Gözünü aç daha meydan var iken,
Dizginin canbaz elinde Neyzen!
Girmedim ya kapısından baktım,
Cennet'i at pazarı sandım ben.
Bî-namaz deyip beni Hak'dan uzak gören,
Sığmaz senin hayâline mihrâb ü mübrem.
Sen sade beş vakitte ararsın Allahını,
Ben her zaman onunla emîn ol beraberim.
Asrın yeni bir umdesi var, hak kapanındır.
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Geçmez ele bir pâye, kavuk sallamayınca,
Kürsî-i liyakat pezevenk, puşt olanandır!
Hayliden hayli kalınlaştı yobazlık yeniden,
Softalık zorlu anırtı ile aldı yürüdü.
Kara bir kinle taassub pusudan çıktı yine,
Yurdu şâhâne cehâlet yeni baştan bürüdü.
Neyzen TevfikSoftalık zorlu anırtı ile aldı yürüdü.
Kara bir kinle taassub pusudan çıktı yine,
Yurdu şâhâne cehâlet yeni baştan bürüdü.
Günaydın gungor
YanıtlaSilGünaydın gungor
YanıtlaSil